You are here
Home > TURKEY > Ralli TR > Burak Çukurova; “BİZİM FEDERASYONUMUZ”

Burak Çukurova; “BİZİM FEDERASYONUMUZ”

Bugüne kadar ilk defa Burak Çukurova olarak sorun olan bazı konularda bir yazı yazmak, durumu ortaya koymak ve gidişatımıza biraz daha dikkat çekmek istedim bu yazımla…

Evet bu yazımla diyorum çünkü bugüne kadar kimse hakkında bir yazım olmamıştır ve karşılıklı konuşarak çözme taraftarı olmuşumdur. Fakat geldiğimiz şu noktada karşı karşıya kaldığım durumları tüm kamuoyu ve motor spor’u sevenlerle paylaşmak istedim.

Öncelikle bu yazımla  ben ne federasyona muhalefet etmek ne de olmayan bir şeyleri varmış gibi göstermek istiyorum, ben artık yetkililerin daha dikkatli daha detaycı daha özenli davranmaları gerektiğini düşünüyorum, o yüzden bu yazımı uzunda olsa dikkatlice herkesin okumasını isterim.

İlk olarak kısaca  kendimden bahsetmek isterim ;

Burak CukurovaBen 1992 yılında motor sporlarına karting maratonuyla başlamış ,1997 yılında otomobile Tipo Cup’la geçmiş ve 1999 yılında Ford Ka Challenge’la ralli hayatına başlamış olan ve kesintisiz olarak 23 senedir motor sporlarında çok sevdiğim benim için hayat tarzı olduğu için var olmaya çalışmış bir kişiyim. Evet altını çizerek 23 sene diyorum çünkü hem motor sporlarının içinde kesintisiz, ara vermeden 23 sene ,hem de Türkiye Ralli Şampiyonasında aralık vermeksizin yarışmaktayım. Bu sürekliliğin Türkiye’de kimsenin kariyerin de  olmadığı gibi  dünyada bile hatırı sayılır bir süreklilik olduğunu düşünüyorum. Bu geçen seneler zarfında Türkiye’nin en büyük takımları ile yarışma şansı buldum. Bunlar Ford, Renault, Fiat, Opel, Skoda. Türkiye de yarışmadığım garaj kalmadı, Ford Türkiye’den Ethem Genim’in Performans Team’e,Deltasport’tan Opel Motorsport’a, Cem Acar’ın Pegasus’undan Toksport’a, Parkur Racing’e  kadar… Hepsinden çok şeyler öğrendim, hepsi bana birşeyler kattı. Türkiye’ye yurtdışından Clio S1600, Mitsubishi Evo 9 getirdim yarışmak için, Türkiye’ye ilk Peugeot S2000 ‘i  getirdim. Türkiye adına İtalya da ,Fransa da yarışlar yaptım ve konuyu kısaca özetlemek gerekirse şu ana kadar yaklaşık 175 start aldım ki bunların 116 ‘sı Türkiye Ralli Şampiyonası diye sayarsak hatırı sayılır bir rakam olacağını düşünüyorum. Bunlarında çoğunda en üst Spec araçlarla ya kendi imkanlarımla yada bireysel bulduğum sponsorlarla motor sporlarında en üst seviyede rekabet etmeye ve hep podyumda olmaya çaba sarf ettim.

Neden bu kadar uzun bahsettiğime gelirsek; biraz olayın detayını, biraz neden bahsettiğimi ve söylediklerimin değerinin olması açısından verdiğim emeklerin önemli olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz 23 senede yaklaşık 18.000 Dolar lisans parası, 60.000 Dolar kayıt parası ödedim bizzat Federasyonumuza. Daha fazla detaya girmeden geçen 23 senede aldığım sponsorluklar ve bana destek olan yarıştıran Fabrika takımlarının verdiği desteği işin içine katmaz isek bugüne kadar tam 1.000.000 Euro para harcamışım bu sevdama… Bu rakamın az olduğunu düşünmüyorum , fazlasıyla ürkütücü belki ve akıllı bir durum değil ama bu spora olan aşkımı merakımı ve verdiğim değeri maalesef göstermek için yazmak zorunda kaldım.

GK-3_BurakCukurovaŞimdi işin içimi acıtan kısımlarına gelince; biraz olsun yazımın başında dediğim gibi federasyonumuzdan daha özenli , daha detaycı olmasını beklediğim konuları sizlerle paylaşmak istiyorum. 2013 yılı ERC İstanbul rallisinde Murat Bostancı ve bize Tahko’nun kazasını görmedik diye para cezası kesildi. Bu ceza için biz komiserler odasına çağrıldık ve bizleri dinleyeceklerini söylediler, bizde o süratte görmediğimizi ve eğer görsek geçtikten sonra Co-pilotumla bu konu hakkında konuşup konuşmayacağımı, bununda kamera kayıtlarında olup olmayacağını sordum fakat Banu hanımdan aldığım cevap gülerek bana kamera kaydında gözüküyor ,istersem fia ’ya başvurabileceğim 10000 Euro yatırarak itiraz edeceğim gülerek söylendi. Maalesef kamera kaydı olmasaydı ne olacaktı diye sorduğumda bana’ sana inanacaktık’ dendi. Açıkçası uzun senelerdir bu sporun içinde olan bir sporcu olarak insanlarla diyaloğum bellidir ve yalan söylemeyeceğimi , ne kadar açık olduğumu herkes bilir. Bu yaşadığım olay açıkçası basit bir olaydı ama kendi imkanları ile yarı profesyonel yarışan bir yarışmacı için biraz daha detay düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum.

Beni daha derinden yaralayan bir konu olan 2014 yılında yaşadığımız bir kapalı park olayından bahsetmeden geçmek istemiyorum. Kocaeli rallisinin podyumunu yaptıktan sonra kapalı park sahası içerisinde otomobilimle donat yapmamdan dolayı 3000   tl ’ ye cezaya çarptırıldım. Benim gibi bildiğim kadarıyla yaklaşık 9 kişi daha bu cezadan nasibini aldı. Ceza maddesi evet kitap ta yazıyordu ve yapanların 500 tl ile 3000 tl arası ceza alacağı yazıyordu. Fakat federasyonunda biraz olsun oturup düşünmesi gerekirdi diye düşünüyorum. Zaten rallilerimizde seyirci en büyük problemimiz ve varsa 50-100 kişi onlarda start ve finiş noktalarında oluyor. Ve bizde kendi kiraladığımız araca eskitmek pahasına görsel bir Show yaptık ve gerçekten Kocaeli’nde  ki seyircinin seneye aklında kalan ender görüntülerden biri oldu. İşin enteresan kısmı bundan sonra gerçekleşti. Ben ceza varsa ödeyelim ama neden en üst limitten ödediğimizi federasyonla görüşürken bana yetkililer bunun ceza değil tam tersine teşvik edici bir kural olarak 2015 yılında konulabileceğini, 2014’ün son yarışı için teşvik edici bir madde olarak değiştirilmesini ve teşvik edilmesinin daha doğru olacağını söylediler fakat gene de cezada bir indirim yapmadıkları gibi benden cezanın tahsili için gün aşırı aramaya başladılar. Bende 10 Ekim tarihinde Bakü de toplamda 12 farklı ülkenin katıldığı tek Türk yarışmacısı olarak Türkiye den gittiğim Volkan Işık’ın organize ettiği uluslararası V1 Şampiyonlar Şampiyonası yarışına gitmiştim. Yarıştan önce Cuma günü Bakü’de antrenmanlar sırasında gelen mail bana ‘Cezanın akşamüstü 17.00’ye kadar ödenmesi gerektiği ve ödenmediği takdirde ne Bakü de yarışabileceğim nede sezondaki diğer yarışlarda yarışma şansım olmadığını’ yazıyordu.

Burak Cukurova (2)Ben kendi federasyonumdan bir motivasyon mesajı veya desteği beklerken böyle bir mail almak beni açıkçası çok üzmüştü. Derhal federasyon yetkililerinden Hürkal Özer Bey’i aradığımda bana bu parayı 17.00 ‘ye kadar ödemem gerektiğini, aksi takdirde Bakü’ye görevli gönderip beni yarıştırmayacaklarını ve sezonun geri kalanında da lisansımı alıp hiçbir yarışa giremeyeceğimi sert bir dille ifade etti. Bakü’de olduğumu ödemeyi pazartesi yapabileceğimi bugüne kadar 1 tl borcum olmadığını federasyona söylediğimde bana ‘pazartesi ödemeye kalkarsan Bakü deki yarışmamı iptal edip ve 2014 yılında aldığın bütün puanları sileceklerini ‘söyledi Hürkal Özer. Açıkçası bende arkadaşım vasıtasıyla parayı ayarlayıp o gün götürüp ödedim. Pazartesi günü internette sosyal paylaşımda arkadaşım olan Dağhan Ünlüdoğan’ın lisansının ödeme yapılmadığı için sezon sonuna kadar alındığı, hiçbir yarışa katılamayacağı  bangır bangır duyuruldu. Günümüzde yarışan sayısı bu kadar az iken tüm sosyal medya mecrasında bu tarz demotive ve rencide edici söylemlerle yayınlamak işin ayrı bir boyutudur. Sadece hafta sonunu geçmeye izin verselerdi ne olacaktı, ne kaybedeceklerdi bilemiyorum, sonrasında Türkiye de 1 ralli 3 V1 yarışım daha vardı, eğer ödemez isem o yarışlarda Federasyon olarak yarışlara girmeme izin verilmezdi  ama maalesef 23 senedir motor sporlarında 1 tl borcu olmayan her sene kendi imkanlarıyla lisansını almış yarış kayıtlarını ödemiş bu spora getirdiği araçlarla, yerli –yabancı garajlarla bilfiil yarışmaya çalışan bir sporcuya takınılacak tavır bu mu olmalıydı, gerçekten bunu tüm kamuoyuna ve federasyona soruyorum…

Konularım çok ama fazlada sıkmak istemiyorum. Size son olarak sezon sonu ödül töreninden bahsetmeden önce bunları neden direk federasyonla görüşemediğimi belirtmek isterim. Çalıştaya bu sıkıntılardan bahsetmek ve sporcunun yanında madem maddi olarak olamıyorsunuz manevi olarak desteğinizi bekliyoruz demek için gitmek istediğimde bana Çalıştay’ın ilk toplantısına katılamayacağımı ikinci 1 saatlik Çalıştay’a katılacağım söylendi. Açıkçası 1 saatte anlatılacak konularımız yok , biz geçen sene 2014’ün başında da ne olsun diye bir araya geldik ama maalesef sadece dinlendik duyulmadı söylediklerimiz…

Son olarak ta biraz önce bahsettiğim ödül töreni konusu. Ben ödül törenine davet edildim edilmedim probleminden bahsetmeyeceğim. Benim anladığım o sene motor sporlarında ödül almış alamamış ,lisansı olan herkesin davet edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yemekli olması asla şart değil ama bütün sezon birlikte yarışmış insanlar birbirini alkışlayamayacak ve beni geçen rakiplerimi alkışlamayacak isem rakibi olarak kim alkışlayacak o kişileri ?Sonuçta o gece teşekkür plaketi verilen sponsorlara da kalabalık bir aile olduğumuzu göstermek kötü bir şey midir? bilemiyorum. Evet bu sene Türkiye Ralli Şampiyonasını 4. Olarak tamamladım maalesef ve davet edilmedim…

Özet olarak şuna dikkat çekmek istiyorum;

Burak CukurovaBen yıllardır bu işi kendi çabalarıyla yarı profesyonel yapmaya çalışan ve hatırı sayılır paralar harcayan bir kişi olarak federasyonumuzdan maddi olamayacağını biliyorum ama manen daha fazla değeri hak ettiğimizi ve yanlış üsluplarla karşı karşıya kalmamamız gerektiğini düşünüyorum. Daha detaycı olmalarını , kimin bu sporu ne için yaptığını ,ne kadar emek verdiğini iyi ayırt etmeleri gerektiğini ve sporun 1-2 kişiden ibaret olmadığını, çok daha fazla kişinin emeğinden oluştuğunu görmelerini beklerim. Benim yaşadıklarımın fazlasını yaşayan birçok kişi var bunu biliyorum ama biz ,bize değer vermeyen ,bizi piyon olarak gören ,bizi sadece para kaynağı olarak gören bir federasyon istemiyoruz! Federasyon’a karşı olduğum veya muhalefet olduğum için yazmıyorum ben sadece kasasının değerini manevi değerlerinden üstün tutan bir federasyon istemiyorum, ben hem yapıcı hem daha kalıcı çözümler sunan hem de sporcusunu fırçalamayan bir federasyon istiyorum. Yazdıklarımda kimsenin kalbini kırdığımı düşünmüyorum eğer kırdıysam da afola , onu da 23 senenin hatırına sayın…

İnşallah Ege Rallisinde  2 araçla görüşmek üzere…

Tüm yarışacaklara ve görevli hakem arkadaşlara şimdiden başarılar dilerim ,kolay gelsin.

Saygılarımla

Burak Çukurova

Top