Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) Başkanı Mümtaz Tahincioğlu, geçtiğimiz aralık ayında üst üste 5. kez başkan seçilerek, “Yola devam” dedi. Tahincioğlu her ne kadar davranışıyla federasyonumuzu başkansız bırakmamış olsa da, camianın önemli bir bölümü bu durumdan hiç memnun olmadı. Tahincioğlu ve ekibinin mevcut sorunları çözemeyeceğine inanan bu grup, Türk ralliciliğini kurtarma adına yeni fikirler üretmeye devam ediyor. Tabii bu beyin cimnastikçileri arasında doğru yol gösteren de oluyor, yanlış yol gösteren de…

23 yıllık otomobil sporları tecrübem bana şunu öğretmiştir; en doğru fikirler sporculardan çıkar. Çünkü Türk ralliciler -özellikle de bizim jenerasyon- diğer branşlardaki sporculara benzemez. İmkanları kısıtlı olduğu için hemen her işi kendi başlarına yapmak zorundadırlar. Hepsi hem sporcu, hem garajist, hem halkla ilişkilerci, hem de pazarlamacıdır. Bu nedenle de rallinin sıkıntılarını ve çözüm yollarını en iyi onlar bilir. Bu tarife uygun olan, aralarında benim olduğum birkaç idealist rallici bir araya gelerek, bu sporun sorunlarını ve çözüm yollarını konuştuk. 5 Ocak Pazartesi günü Maslak Sheraton Otel’de yapılan toplantıya; “Delta Motorsport’tan Volkan Işık, Osman Tüter, TOFAŞ’tan Koray Kafkas, GP Garage’den Süheyl Polatoğlu, Parkur Racing’den Kerem Üstünkaya, Can Çelebi, Toksport’tan Serkan Duru, Opel Motorsports’tan Aydın Güpgüpoğlu, ST Racing’den Yusuf Aramacı ve Ford Motorsport/Teknik Motor Sport’tan Serdar Bostancı” katıldı.

Toplantıda öncelikle Volkan Işık’ın, rallilerin maliyetlerini düşürmek amacıyla ortaya attığı; “4×4 Standart Grup otomobilleri kaldırıp 2000 cc’lik atmosferik otomobilleri yarıştıralım” fikri tartışıldı. Ama görüldü ki, FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) tarafından tescil edilen ralli otomobilleri içinde Işık’ın sözünü ettiği araçlardan yeteri kadar yok. FIA’nın tescili dışında otomobillerin de sorun yaratacağı göz önüne alınınca, Volkan Işık’ın fikrinin uygulanamayacağı ortaya çıktı. Ardından, Türk ralliciliğinin diğer sorunlarına geçildi ve 11 maddeden oluşan öneri paketi hazırlandı. Uygulanması halinde Türk ralliciliğinin problemlerini büyük ölçüde ortadan kaldıracağına emin olduğum öneriler şöyle:

Ödülsüz Şampiyona Olmaz

1-) Ulusal şampiyonalarda ilk 5’e girenlere para ödülü verilmeli. Ödüllerin miktarı (en az) ve dağılımı da şöyle olmalı: Birinciye 100 bin, ikinciye 30 bin, üçüncüye 10 bin, dördüncüye 7 bin, beşinciye 3 bin lira.

2-) Ralli plakaları bedelsiz verilmeli.

3-) Antrenmanlar dahil bütün ralliler 2 gün içinde bitirilmeli.

4-) Start, servis, finiş ve yarış merkezi aynı noktada olmalı (Şehir içindeki bir alışveriş merkezinin otoparkı vs.).

5-) Takımların test yapma imkanları artırılmalı ve 3 bin lira olan test ücreti düşürülmeli.

6-) Türkiye Ralli Şampiyonası’ndaki yarış sayısı bu yıl 8’e, gelecek seneden itibaren de 10’a (5 asfalt + 5 toprak) çıkarılmalı ve yeni ralliler, mümkünse daha önce hiç ralliye ev sahipliği yapmamış şehirlerde yapılmalı.

7-) Halen 4 bin 400 lira olan takım lisans ücreti düşürülmeli.

8 Rallilerin sonunda çok büyük masraf kalemi olan ödül töreni artık yapılmasın. Yarışlar tüm dünyada olduğu gibi finiş takında bitsin.

9) Şampiyona bu yıl nisanda başlamalı ve havaların en sıcak olduğu ağustos ayında yarış yapılmamalı.

10-) Etaplarda antrenman geçişlerinin sayısı 2’ye düşürülmeli.

11-) Federasyon tek tek takımlarla değil Markalar ve Takımlar Komisyonu ile görüşmeli.

Lisansı bedava yapsan n’olur!

Türk ralliciliğinin kilit isimleri oy birliği ile bu öneri paketini hazırlarken, TOSFED Yönetim Kurulu 7 Ocak’ta yaptığı toplantıda bilin bakalım hangi kararı aldı? Lisans ücretlerine birazcık indirim yapıp, 4 bin 800 liradan 4 bin liraya indirdi. Çözülmesi gereken onca sorun varken, lisansları bedava yapsan n’olur ki! Esas dertler başka yerlerde.

KAYNAK : Hürriyet Gazetesi Spor Eki / Ercan Kazaz