“Doğu Avrupa Ralli Kupası’nın ve Bulgaristan Ralli Şampiyonası’nın ilk yarışı olan Sredna Gora Rallisi’ni geride bıraktık.  Bu sezon 9.su düzenlenen bu yarış 2011 ERC Rally Bulgaria ile de bazı ortak etapları kapsıyordu.  Panagyurishte isimli küçük bir bölgede yer alan rallinin, doğası kadar seyircileri de oldukça etkileyiciydi. Castrol Ford Team Türkiye olarak çıktığımız ilk Avrupa maceramızdan belki daha iyi bir sonuçla ayrılabilirdik ama çok önemli tecrübeler edindik. Yarışı çok zor hale getiren kriterler ise hava ve zemin değişkenliği oldu. Etaplar kuru haldeyken bile çok fazla zemin değişikliğine sahipken, ıslanınca daha da çeşitlendi.  Cuma gecesi seyirci etabı ile yarışa başladık ve iyi bir başlangıç yaptık. Şehir içi etabı seyirciler göz önünde bulundurulduğunda tehlikeliydi ama bir o kadar da heyecanlıydı. Futbol maçını aratmayacak bir seyirci kitlesi vardı ve bu ülkemizde hiç karşılaşmadığım bir durum olduğundan oldukça keyifliydi. Esas yarış ertesi gün başladı ve lastik seçimiyle ilgili kumarlar da oynanmaya başladı haliyle. İlk ve ikinci etap oldukça ıslaktı ve her viraj hataya çok açıktı. İlk kez bu tip bir ıslak asfalt tecrübemiz oldu bizim de ve öğrenmesi çok zor olan bir zemin olduğu kanısına vardım. Takım arkadaşımız Murat Bostancı ilk etapta şanssız bir yol dışı yaşadı fakat devam etmeyi başardı.  İkinci etapta ise biz de bir spin attık fakat yolda kalmayı başardık. 3.etap ise günün en uzun etabıydı ve hem ıslak hem de kuru yerleri olduğundan ritmi ayarlamak oldukça zor oldu. Bu lup sonunda servise 4. pozisyonda ulaştık. Günün ikinci lupunda ise servis alanında yağmur hızını arttırınca yağmur lastiklerini tercih ettik etaplarında öyle olacağını düşünerek fakat etaplar maalesef kurumuştu.  Yerel bilginin olması çok önemli bir faktör ve bizim de böyle bir karar almamız aslında normaldi. Aslına bakarsak ıslak lastikleriyle kuru zeminde yarışmak da iyi bir tecrübe ve her zaman başımıza gelebilecek bir şey. İlk günü böyle tamamladık ve 5.sırada kendimize yer bulduk.

İkinci gün ise tamamen farklı ve daha iyi tutunması olan etapları kapsıyordu. Yarışın 27 kilometrelik en uzun etabını da iki kez geçecektik. Sabah lupuna iyi başladık ve etaplar kuruydu. Sert hamur daha iyi bir seçim olabilirdi belki ama yine de memnunduk performansımızdan. Diğer 3 S2000 ekibiyle olan farkımız kilometrede 0.8-1.2  saniyeydi ve ilk kez geçtiğimiz etaplarda bizim için fena değildi. Yarışın son lupunda ise yine aynı hataya düşerek ıslak lastiklerimizi taktık ve aslında etaplarda yağmur olsa belki de sıralamada çok yükselebilirdik çünkü rakiplerimizin hepsi kuru lastikleriyle çıktı. Fakat yerel bilginin önüne geçemedik ve etapları kuru olarak tamamladık tabi bir hayli zaman kaybıyla. Aslında kaybettiğimiz bir şey olmadı çünkü pozisyonumuzu koruduk ve ralliyi 5.sırada tamamladık. İlk yurtdışı yarışımızdan çok önemli tecrübelerle ayrıldık ve bundan sonra ki yarışlarda bunları efektif bir şekilde kullanabiliriz. Genel performansımızdan takım olarak memnunuz ve ekibimiz de oldukça iyi çalıştı ve herkes elinden geleni yaptı.  180 kilometrelik tecrübeyi de cebimize koymuş olduk. Fiesta S2000’in performansı oldukça iyiydi ve asfalt üstünde uyumumuz arttı. Islak asfalt ile ilgili çalışmamız gerekiyor tabi. Takımımıza ve bize olan ilgi çok güzeldi ve seyirciler etaplarda müthiş  destek verdiler.  Rakiplerimiz oldukça hızlı isimlerdi, çok sportmence yarıştılar ve yerel bilgilerini iyi kullandılar. Bir daha ki yurtdışı yarışımızı iple çekiyorum fakat öncesinde Türkiye Ralli Şampiyonası’nın 4 adet toprak rallisi var. Sanırım toprağı özledik, İstanbul Rallisi’nde görüşmek üzere…”